Oğlumun çok büyük bir yeme sorunu yok. Ama pekçok anne gibi
ben de çocuğumu kendim yediriyorum. Karşıma oturtup hadi yemeğini yiyelim de olmuyor.
Genelde bir kitap okuyorum, kitap olmazsa ilgileneceği bir oyun kuruyorum, oyun
esnasında yediriyorum, hiçbiri olmazsa dışarı çıkarıyorum. Bu arada yemeyecekse
bunların hepsini yapsanız da yemiyor. Ama dışarı çıkardığım zamanlarda hiç yemediği
olmadı, az veya çok yer. Bazen de hiç sebze yemeği yemez. Bir süre sonra meyve veya
bulgur pilavı gibi bir şey yer. Bir de hiçbir zaman çok fazla yemek sunmadım. Oğlum
şimdi 2,5 yaşında. Olur da yerse diye tabağa en fazla 5 yemek kaşığı koyarım, 2
yemek kaşık yemişse yeterlidir benim için. Laura A. Jana ve Jennifer Shu tarafından yazılıp Cengizhan Elmas tarafından çevrilen “Yemek Savaşları”
kitabında çocuk kaç yaşındaysa o kadar yemek kaşığı yemek verin, günlük değil
haftalık olarak ne yediğine bakın ve sebzeleri yeşil, turuncu ve beyaz diye ayırarak
her renk grubundan yedirmeye çalışın diyordu. Ben renk grubundan çok baklagiller
ve diğer sebzeler olarak ayırım yapıyorum. Oğlum baklagilleri yemek konusunda
daha hevesli.
Çocuğun kendi başına yemek yemesi için ek gıdalara (katı gıda)
başlandığı ilk andan itibaren çocuğa oyunla yemek yedirmemek gerekiyor.
Genellikle o dönemde çocuk anneyi emdiği için aç kalması gibi bir sorun
olmayacaktır. Yemiyorsa da ısrar etmemek gerekiyor. Ben evdeyken oğluma yemek
yedirirken oyun yaptırmıyordum. Önüne oyuncak ve haşlanmış sebzelerden
koyuyordum. Ama yesin diye oyunlar yapmıyordum. Ancak, işe başladıktan sonra bakıcı
oyunsuz çocuk yer mi deyip oyun yapmaya başlayınca ipin ucu kaçtı. Bilirsiniz bizim
kültürde çocuk yemediyse bir seferberlik başlar. Ne yapıp edilip çocuk
yedirilir. Ben de nasılsa kreşe başlayınca kendi başına yemeye alışacaktır
deyip çok umursamıyorum. Ama bugünlerde kişiliğini ortaya koyma çabasında, o
yüzden bu şekilde yedirmeye son versem iyi olacak diye düşünüyorum.
Bu arada dikkat ettiniz mi bilmem, önceki paragrafta katı
gıda yerine ek gıda yazdım. Zira doğrusu bu. İlk bir yıl halen ana besin kaynağı
anne sütü olması gerekirken, bizde il bir yılda ek gıdalar ana besin kaynağı,
anne sütü de tamamlayıcı gibi kullanılır. Doktorlar da bu şekilde yönlendirir. O
dönemde ben de ilk 8 ay ana besin kaynağı olarak anne sütü verdim. Ama
doktorumuz biraz ısrar edince oranı yarı yarıya olarak ayarladım. Ek gıdalara
başlamanın nedeni, çocuğun başka besin kaynaklarına alışmasını sağlamak ve anne
sütü emerken alerji ve çölyak riski daha az olacağı için bebeği bu tür
risklerden korumaktır. Ek gıdalar da blendırdan geçirilerek değil, çatalla
ezilerek bebeğe sunulur. Çoğunluğu sudan oluşan çorbalar yerine sebze püreleri
verilir. Zira midesi çok küçük olduğu için 2 kaşık çoğunluğu su olan çorba
yerine 1 kaşık sebze püresi çok daha vitaminlidir. Ayrıca, bir yaşından önce
bazı alerjik besinlerin verilmesi kesinlikle önerilmez. Mesela balık alerjik
bir yiyecek olmasına ve bir yaşından sonra başlanılması önerilmesine rağmen,
doktorumun önerisiyle ben 9. ayda somon balığı yedirmeye başladım. Alerjik bir
reaksiyon gelişmedi çok şükür. Ama risk almaya ne gerek var! Norveç Astım ve
Alerji Derneği tarafından hazırlanan gıda alerjisine ilişkin Türkçe bir
kitapçık var. Hangi besinlerin alerjik olduğunu göstermesi bakımından okumakta fayda
var diye düşünüyorum. Bu bağlantıdan
ulaşılabilir.
Hafta sonu çok güzel bir kitap okudum. Carlos González’e ait
“Çocuğum Yemek Yemiyor” kitabı. Yazarın adı Türkiye'de pekçok yerde Carlos Gonzales olarak yanlış yazılmış. Keşke daha önce okusaydım diye düşündüm. Ama hiçbir zaman okumak
için geç kalınmış bir kitap değil. Bazı
önerileri bizim toplumda ne derece kabul görür bilemiyorum. Örneğin, ülkemizde yoğurt bebeğe ilk tattırılan besinlerdendir. Türkiye’de inek sütünün
alerji yapması nedeniyle bir yaşından sonra çocuklara verilmesi öneriliyor. Sadece
inek sütü alerjisi teşhisi konulunca bebeğe sütten yapılan yoğurt, peynir gibi diğer
ürünler de yedirilmiyor. Bebek anne sütü alıyorsa, anne süt ve süt ürünlerini
yemiyor. Bu nedenle Gonzalez, yoğurt, peynir gibi süt ürünlerinin de çocuğa inek
sütü gibi bir yaşından sonra verilmesini öneriyor.
Bundan sonraki iki yazımda Carlos González’in “Çocuğum
Yemek Yemiyor” kitabından öğrendiklerimden bahsedeceğim.
Sağlıcakla kalın...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder